ABD Suriye'den çekilir ya da çekilmez bilemiyorum ancak Türkiye sınırda bekletmekte olduğu askerini Fırat'ın doğusuna hareket ettirmelidir. 

ABD Suriye'den çekilecek olsa dahi, bu durum bölgede silahlandırılmış olan PKK ve YPG tehditini ortadan kaldırmaz.

Eğer bugün Trump Erdoğan ile görüşmesinin ardından bölgeden çekileceklerini açıklıyor ve ABD iç siyaseti bu karardan sonra karışıyorsa bunun nihai nedeni Türkiye' nin Fırat'ın doğusu için kararlılıkla harekete geçmiş olmasındandır.

Şayet ABD'nin bölgede bulunma amacı olan, Hatay'a dayanıp Akdenize inme niyeti gerçekleşmemişse, bizim Afrin operasyonunu tüm itirazlara ve tehditlere rağmen yapmış ve de bu sinsi planlarının önünü almış olmamızdandır.

Afrin'e giren Türk askeri ABD'nin bu sinsi planını egale etmiştir.

Evet zor oyunu bozar ve dün Afrin'de bugün de Fırat'ın doğusu için dik duruyor olmamız bütün hesapları alt üst etmiştir.

Trump twitter üzerinden bölgeden çekileceklerini açıklamış olsa bile bunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceği  belirsizliğini korumaktadır. 

Zira ABD'nin Suriye'de ki birliklerini İsrail yönetmektedir. Pentagon ve yerleşik birlikler Trump'ın bu kararına itiraz etmekte, ABD'deki basın üzerinden Trump'a karşı kampanya yürütmektedirler.

Sözün kısası, ABD içerisindeki çelişkiler, bu kararın uygulanıp uygulanmayacağı hususunda bize güven verilmemektedir.

O sebeple Türkiye'nin bu çekilme kararını bir zafer gibi algılamaması gerekir. Zaten bir hafta içerisinde çekilmenin olup olmayacağı da anlaşılır, bekleyip görelim.

Onbinlerce tırlarla bölgeye taşınmış olan ağır silahlar, güvenliğimiz açısından tehdit olmaya devam etmektedir.

Ayrıca ABD, bölgede bize vermiş olduğu hiç bir sözünü bugüne kadar yerine getirmemiştir.

Fırat’ın Doğusu’na müdahale edilmelidir. Özellikle “çekiliyoruz” açıklamasından sonra bu daha kararlı biçimde yapılmalıdır. Çokuluslu istilânın tetikçileri olan örgütlere yönelik “acımasız müdahale” şarttır. Bu kuşakta karşımıza bir Arap gücü, bir Peşmerge gücü dikmeye çalışanların oyunu da aynı şekilde bozulacaktır. O koridoru Türk-Arap sınırı yapmaya, iki dünyayı birbirinden koparmaya dönük planlar da çökecek.

Bundan başka şansımızın olmadığını biliyoruz.

Bu karar açıklamaları, Türkiye'yi oyalama taktiğidir, zaman kazanma hesabıdır.

İran'dan sınırımıza kadar olan bölgede bir terör koridoru oluşturulmasına müsade edemeyiz, etmeyeceğiz de.

Türkiye için bu bölgede öncelikli tehdit unsurları PKK, YPG ve DEAŞ'dır.

ABD'nin bölgede olması ya da olmaması başka bir konudur.

Türk askeri harekete geçmişse geriye dönmez. Dönerse kaybedeceğini bilir.

ABD çekilir çekilmez, o kendi sorunudur.