Yükleniyor
Yükleniyor
Amaç gerçekten yardım etmek ise gönülden yapılan her şey Allah katında misliyle karşılığını buluyor. Bugün haber sitelerini gezerken ilginç bir hayat öyküsüne şahit oldum. Çok varlıklı olan bir doktorun kendini fakir insanlara vakfetmesi ile ilgiliydi .Mısır’ın en zengin doktoru Muhammed Abdülgaffar Meşali özel muayenehanesinde ücretli muayene yapıyormuş ve bu konuda ciddi yol alarak zengin olmuş. Taki muayenehanesine iki oğluyla gelen yoksul anne kapısını çalıncaya dek...Meşali kadına çocuğunun hastalığını tespit edip acil pahalı iğnelerden alıp yapılması gerektiğini söyler. Kadın bu iğneyi alırsa 1 ay aç kalacaklarını söyler ve bu konuşmadan sonra yanında olan çocuklarından biri pencereyi açıp kendini aşağı atar son cümlesi de ‘’kardeşime iyi bak olur.’’ Yani aileden bir boğaz eksiltirse kardeşinin kurtulacağını düşünerek kendini feda eder. Muhammed Abdülgaffar Meşali bu olaydan sonra radikal bir karar verir. Eskiden de büyümüş olduğu gibi yoksul bir sokağa taşınarak,durumu iyi olmayan kişilere yardımcı olacaktır. ’’Yoksulların Doktoru’’ sıfatını bu şekilde alacaktır. Uzun yıllarını yoksul insanların sağlığını kazanması amacı için harcar. Giyiminden tutunda tüm yaşam şeklini daha mütevazı yaşamak için yeniden düzenler. Yani yoksul halkla kendisini eşitler, her bakımdan. Tıp alanındaki yeterliliği ve ünü sayesinde Arap emirliklerinden tutunda bir çok yerden servet değerinde teklifler alır ama hepsini geri çevirir. 28 Temmuz 2020'de pandeminin ilk senesinde vefat ettiğinde de bir çok televizyon ve gazete onu 'iyiliğin' efsane ismi olarak anar. Tüm dünya basınında ölümü geniş yankı uyandırırken "Dünya, bugün yoksulları tedavi ederek onlara yardım eden büyük bir insanı kaybetti." ifadelerini kullanırlar. Son nefesine kadar fakirlere yardım ederek yaşayan Meşali’nin cenazesine covid 19 olmasına rağmen yüzlerce kişi katılır.
İyi insanlar o güzel atlara binip gittiler diyor ya Yaşar Kemal, bu sözü son zamanlarda çok sık söyler olduk. İşte onlardan biri Kayserinin Hanım efendisi Saygı değer hocam Nevin Akyurt’u hatırlatıyor. Kayseri’nin ‘’Melek Abla’’ diye tanımladığı sevgili hocamız yardımseverliği ile tanınırdı. Bir çok dernek ve vakıflarda hizmet eden Nevin hoca Erciyes Feneri derneğinin başkanlığını yapmıştı. Kayseri’de yoksullara kucak açan el hizmeti gördü. O dönemde fakir ev bırakmaksızın gören gözeten bir köprü vaziyetinde hizmet verdi. Erciyes Feneri derneğinde görev yaptığı dönemde kendisi ile radyo programı yapmış olmanın gururunu yaşıyorum. Ayrıca İmam Hatip Lisesi Karamancı bölümünde Tasavvuf korusunda öğretmenliğimizi yapmış olup , kendisi ile ilgili güzel anılar biriktirmiş olmaktan dolayı çok mutluyum. Amansız Kanser hastalığına yakalanarak bu dünyadan göçüp giden Nenin Akyurt ardında duacısı olarak yüzlerce yürek bıraktı. Örnek aldığınız kişiler kimler diye soracak olursanız listenin başında gelen isimlerdendir benim için. Karşısındaki insanlara karşı her daim saygılı, mütevazı, tatlı dilli güler yüzlü hiçbir şeyden şikayet etmeyen ender insanlardandı. Mekanı cennet olsun örnek hayat hikayelerinin hepimize örnek ve rehber olması dileği ile…
En son, satırlarıma son vermeden önce TRT’nin çocukluğumdaki en nahif sesi Halit Kıvanç içinde güzel insanlar tabirini kullanabilirim. Radyo Ve tv Spikeri gazeteci. Sunuculukta 50 yılı hakkı ile tamamlayan duayen isim ölümü ile büyük hayran kitlesini hüzne boğdu. Kendisini müzik programları, yarışma programlarında en ünlü isimlerle yapmış olduğu röportajları ile tanıyoruz. Programlarında en ufak saygısızlık ya da kötü ifade duymadığımız adabı muaşeret denilince duruşuyla konuşmasıyla örnek olacak isimlerden birini daha dün 25 Ekim 2022'de itibari ile kaybettik başımız sağolsun rahmetle..
Velhasıl kelam “İyi insanlar o güzel atlara binip gittiler, Azizim” Bize bu dünyanın kahrını çekmek kaldı.
‘’ Biz ölenlerden öğrendik; gidenlerin bir daha dönmeyeceğini.’’
0 Yorum:
Yorum Bırakın