ALLAH'IM! Bütün işlerimizin sonucunu güzel eyle, dünyada rezil olmaktan ve ahiret azabından bizi koru.'


81 Görüntüleme

ALLAH'IM! Bütün işlerimizin sonucunu güzel eyle, dünyada rezil olmaktan ve ahiret azabından bizi koru.'
DUA; kul için adeta bir mucize, Rabbimizin bize verdiği en büyük nimetlerden, kulu kul yapan en büyük hasletlerden biri…
Dua, Cenab-ı Hakk’a “Ben buradayım” diyebilmek aslında. Yaratan ve yaratılan arasındaki 7/24’lük, bir ömürlük sohbet hattı! Sınırsız ve bedelsiz… Bazen yürekten kopan bir nida, bazen dudaklar arasından çıkan bir haykırış, bazen de hüzünlü gözlerden akan birkaç damla yaş… Nerede, nasıl olursa olsun seni anında yaratıcıya ulaştıran bir mesaj! Üstelik tek yapman gereken; gönlünü hazırlayıp, yönünü ona dönmen ve samimiyetle istemen… Anında ulaşım kolaylığı… Sonra heyecanlı bir bekleyiş! Geri dönüş ne zaman ve nasıl olacak…

Bazen “Sabırsızlanma kulum!” dercesine anında dönüş, bazen ise maşukun aşığını nazlı bekletişi… Sabrı aşılama. Bazen ise ben ne istedim ama ne oldu şaşkınlığı… İşte tam bu sırada gökten sağanak sağanak yüreğe ayet yağması…

“Olur ki bir şey sizin için hayırlı iken siz onu hoş görmezsiniz ve olur ki bir şey sizin için şerli iken siz onu seversiniz. Allah bilir siz bilmezsiniz” ( Bakara- 216) Demek ki; ne verdinse güzel verdin, hakkımda hayırlı olan neyse onu verdin. Ben de “Emrin başım gözüm üstüne, amentü ve saddaktü” dedim. Çünkü bir Sen beni can kulağıyla dinledin ve bir Sen şüphesiz benim hayrımı, iyiliğimi istedin… Sen beni kusurlarımla, eksiklerimle sevdin ama biliyorsun ki ben de seni çok sevdim eksiklerim ile kusurlarım ile sevdim…

Şimdi en sevdiğim sen iken, “Kullarım beni senden sorarlarsa bilsinler ki; gerçekten ben onlara çok yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına cevap veririm…” ( Bakara-186) demişken, dua dua sana koşmak varken ben neyleyim gayrısını! Sen varken başkasını sırdaş edinmeye ne hacet! Sen varken başkasının kapısını çalmaya ne hacet! Sen varken, sen Kadir iken, bir aciz olarak bir acizden medet ummaya ne hacet! Ey her canlı ve cansız varlığı kendi dillerince kendini tesbih etmeye ve kendine şükretmeye muktedir kılan Allah`ım! Bizi sensiz, bizi sevginsiz, bizi kimsesiz bırakma, Bizi kalbi uyanık kullarından eyle, Bizi sevdiğin, sevdirdiğin, rızana eriştirdiğin kullarından eyle, Bizi mahşerde nur cemalini göstermeye layık gördüğün kullarından eyle, Bizi kalbi her an senin zikrinle dolup taşan, onca kalabalık içinde dahi bir senle olan kullarından eyle, Bizi Kur’an’a, Habibine yoldaş eyle… Ey Mucib! Bizleri semaya açılan elleri rahmet damlaları ile dolan kullarından eyle!
“ Ey Muhammed de ki; duanız olmasa rabbim size ne diye değer versin...!” (Furkan-77)

Yazar

Mustafa Erhan

0 Yorum:

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *