Yükleniyor
Yükleniyor
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan Özkiraz, "Hastanede muayenelere katılmadım. Dikiş 1 kez yaptım. Fakültede gördüğüm dikiş atma dersi vardı. Doktor, bana yastık üzerinde dikiş çalışması yapmamı söyledi hatta hastanedeki makas, iğne, iplik ile çalışmalar yaptım" dedi.
Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde kendisini 'pratisyen hekim' olarak tanıtan ve diğer doktorların şüphelenip, şikayette bulunmasıyla gözaltına alındıktan sonra sahte diploma ile hastanede görev yaptığı anlaşılan Ayşe Özkiraz, 25 Ekim'de tutuklandı. Tekirdağ T Tipi Cezaevi'ne konulan Özkiraz, avukatı aracılığıyla karara itirazda bulundu. Avukatının bir üst mahkeme olan Çerkezköy 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'ne tutukluluğa itirazı reddedildi. Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Ayşe Özkiraz ile ilgili soruşturmayı tamamladı. Özkiraz hakkında hazırlanan iddianame, Çerkezköy 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede Özkiraz hakkında 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar, 'özel belgede sahtecilik' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar ve 'yetkisiz hekimlik suçlarını düzenleyen 1219 sayılı kanuna muhalefet' suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar olmak üzere toplam 13 yıla kadar hapis cezası istendi.
'KAÇ TANE KİMLİK KARTI YAPTIRDIM, HATIRLAMIYORUM'
Ayşe Özkiraz'ın yargılanmasına Çerkezköy 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün başlandı. Özkiraz, duruşmaya SEGBİS ile bağlanırken, salonda 2 avukatı ile Çerkezköy Devlet Hastanesi'nin avukatı hazır bulundu. Kimlik tespitinden sonra savunma yapan Özkiraz, lise mezunu olduğunu söyledi. İstanbul'da yurtta kalmak için kendi kimliği ile adli sicil kaydını verdiğini kaydeden Özkiraz, öğrenci kimlik kartını hiç kullanmadığını söyledi. Özkiraz, "Çapa Tıp Fakültesi'nde güvenlik yoktu. Kemal Atay amfisindeki derslere girdim. Daha sonra ismimi oradaki öğrencilerin iletişim WhatsApp grubuna yazdırdım. Toplamda kaç tane kimlik kartı yaptırdım, hatırlamıyorum. Öğrenci kartımın sahte olmasından dolayı onu cüzdanımda taşıyordum. Burada WhatsApp grubundaki paylaşımlarla hangi dersler olduğunu bakıp, derslere giriyordum" dedi.
'HİÇ REÇETE DÜZENLEMEDİM'
Hastalanan annesini Çerkezköy Devlet Hastanesi'ne götürdüğünü anlatan Özkiraz, "Hastaneye annemi götürdüğümde annemin hastalığını tıbbi terimlerle anlatınca acil hekimi 'Sağlık çalışanı mısınız?' diye sorunca kendimi '6'ncı sınıf tıp öğrencisi' olarak tanıttım. Doktorlar muayene yaparken ben izliyordum. Çocuk doktorunun yanına gittim. Çocuk cerrahisine ilgi duyduğumu ve yanında zaman geçirmek istediğimi söyledim. Kendi hazırladığım TUS sonucunu gösterdim. İzin verdiler. Hastanede muayenelere katılmadım, sadece izledim. Doktor Murat'ın muayenelerinde onu izledim. Sadece sağlıkçıların giydiği formaları giydim. Sekreterin önlüğünü birkaç kez giydirdiler. Dikiş 1 kez yaptım. Fakültede gördüğüm dikiş atma dersi vardı. Doktor, bana yastık üzerinde dikiş çalışması yapmamı söyledi hatta hastanedeki makas, iğne, iplik ile çalışmalar yaptım. Kendime bir anlık hevesle doktor kaşesi bastırdım. Kaşe elime geçince doktor ve sekreteriyle birlikte güldük. Hiç kullanmadım. Doktor beyin odasında kaldı. Ben hiç reçete düzenlemedim. Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde birkaç ay bulundum. Ameliyatlarda ben sadece doktor beyin yanında duruyordum" diye konuştu.
Ayşe Özkiraz'ın avukatı ise "Müvekkilim bazı yalanları söylemiştir. Cezaevinde akıllandığını söylüyor. Ailesine, erkek arkadaşına yalan söylemiş ve dersini almıştır. Resmi evrakta sahtecilik düzenlememiştir. Bunun Yargıtay'da örnekleri vardır" dedi.
Duruşma, tanıkların dinlenmesiyle devam ediyor.
0 Yorum:
Yorum Bırakın