Özhaseki: 'Erdoğan gitsin de ne olursa olsun' adına 20'ye yakın operasyon çekilmiştir

AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Elazığ’a geldi. Özhaseki, burada ilk olarak yerel yönetimler başkanlığının düzenlediği istişare toplantısına katıldı. Toplantıda konuşma yapan Özhaseki, AK Parti’nin 20 yıllık iktidarı boyunca hükümeti devirebilme adına operasyonlar çekildiğini belirterek şunları söyledi:

“AK Parti'yi gönderebilme adına, 'Recep Tayyip Erdoğan gitsin de ne olursa olsun' adına herhalde 20'ye yakın operasyon çekilmiştir. Şimdi zihinlerimizi yoklayalım; birçok insan unutmuştur. İlk geldiğimiz günlerde ‘genç subaylar rahatsız’ başlıkları vardı değil mi? Hatırlıyorsunuz. Cumhuriyet mitingleri başlattılar. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi'nde bir genel başkan yardımcısı var. Tüm trol ordusunun başında ve her gün bize küfür ettiren bir zatı muhterem var. Onun emriyle, onun çevresinde örgütlenmiş bir grup olarak Cumhuriyet mitingleri. Ne diyorlardı? Cumhuriyet tehlikede, aman ha Atatürk ilke inkılapları elden gidiyor, herkes meydana. Gezi olaylarında hatırlarsınız 4 tane ağacı bahane ettiler fakat aradan 1-2 ay geçti Yalova'da CHP'li belediye 200 yaşında çınarları, onlarcasını kesti, kimsenin sesi çıkmadı. Şimdi İstanbul Belediyesi durmadan ağaç kesiyor. 1-2 gazetede köşede haber oluyor. 50 yıllık, 100 yıllık, 200 yıllık çınarlar kesiliyor, kimsenin sesi çıkmıyor.” 

'BELEDİYELERİ POTANSİYEL ELEMAN YUVASI GİBİ GÖRÜRLERDİ

Genel Başkan Yardımcısı Özhaseki, toplam 1390 belediyeden 1035 belediyenin Cumhur İttifakı belediye başkanları tarafından yönetildiğini kaydederek, şöyle konuştu.

“1994 yılı adeta belediyeler için bir milattır. Peki 94'ten önce ne vardı ki ya milat diyorsunuz, derseniz o günleri yaşamış bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Genelde sol belediyelerde militan bir kadro olur, belediyelere doldururlar, onların da asla hizmette gözü olmaz, onlar sadece kendi sapkın ideolojilerine gidecek yolda belediyeleri araç gibi görürlerdi. Orayı bir potansiyel eleman yuvası gibi görürlerdi. İstanbul belediyelerinin tamamında çalışanların büyük bir kısmı kahvelerde oturur, eylem olduğu zaman otobüs gelir. Gözlerimle şahit olduğum olaylar için bunu söylüyorum, o olaylara giderlerdi. Ellerinde sopalarla, silahlarla eylemden eyleme koşarlardı. Çöp dağlarının patladığını bizler unutmadık, suların akmadığı günleri çok iyi biliyoruz. Her tarafı gecekondu doldurup ve sonra da hiçbir sorununu çözemedikleri ama kendilerinin keyif yaptığı ortamları bizler iyi biliyoruz."

'ADINI SÖYLEYEMEDİKLERİ ORTAKLARI VAR' 

'Kendi belediyesinde halkını mutlu etmeyi düşünmeyen adamların cumhurbaşkanlığına gözüne dikip ajanslara milyonlarca lira verdikleri bir döneme geldik" diyen Haseki, konuşmasına şöyle devam etti:

"İstanbul Belediyesi 845 milyon lira sadece ajanslara para veriyor. Peki İstanbul'a deprem gelecek, deniyor ne kadar ayırmışlar? 495 milyon lira. ‘Hiçbir emekçiyi işinden etmeyeceğiz, hiçbir işçi arkadaşımızı ekmeksiz bırakmayacağız, onları işinden eden hepinizden özür diliyorum namussuzdur, şerefsizdir’ diye nutuklar attılar. Nereye gitti bu şeref, bu namus? Toplamda Ankara, İstanbul, Adana ve Mersin’de 25 bin kişiyi işten attılar. 45 bin kişi de İstanbul'da işe aldılar. Rakamı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan aldım. Nasıl aldılar peki? Durmadan bağırıyorlar ya ehliyet, liyakat falan, öyle mi aldılar? Yok, kendileri yine itiraf ediyorlar yüzde 35 CHP'den kontenjan, mahalle temsilcilerinden başlıyorlar vermeye, İYİ Parti'ye yüzde 15, bir de adını söyleyemedikleri ortakları var, utanıyorlar. Allah kimseye utanacak iş yaptırmasın. Utanıyorsanız yapmayın ortaklık kardeşim. O altılı masanın altında üstünde tartışması olan parti var ya terörün partisi, oraya da kontenjan vererek tabii ki. Niye? Yarın bir gün oy alacaklar. Mesela İstanbul'da Sayın Cumhurbaşkanımızdan itibaren 25 yıl boyunca borçlanma miktarımız 28 milyar liraydı arkadaşlar. Bunların geçen sene başında borçlandıkları miktar 52 milyar lirayı geçti. Mesela İstanbul için söylüyorum 4 binden fazla meclise teklif gelmiş. Arkadaşlarımız 3 bin 955 karara evet demişler, yüzde 98'ine. Ankara da aynı şekilde. Nasıl önünüzü kesiyoruz biz sizin ya. Meclise ne getirseniz evet diyoruz, hükümetten gelen paralarda eksilme var mı? Yok hayır."