Yükleniyor
Yükleniyor
Libyalı bakanın geçtiğimiz ay yaptığı açıklamayı Türkiye’ye olan güvenin göstergesi olarak yorumlayan Karanfil, Türk şirketlerine öncelik verilmesi çağrısının, Türk iş insanlarının Libya'da yatırım yapma potansiyelini ve ticari iş birliğini güçlendirmek için büyük bir fırsat sunduğunu söyledi. Türkiye’nin Libya’da sahip olduğu güvenilirliğin altını çizdiğini ifade eden Karanfil, “Bu tür uluslararası ilişkiler ve iş birlikleri, hem Türk şirketlerinin büyümesine katkı sağlayacak hem de Libya'nın ekonomik dönüşümüne destek olacaktır” dedi
‘’LİBYA HİNTERLANDI TÜRK İŞ İNSANLARI ÖNEMLİ”
Karanfil, 2000’li yıllarda Türkiye’den Libya'ya toplam ihracatın 96 milyon dolar olduğunu ve bu rakamın 2011 yılında 1 milyar dolara ulaştığını ifade etti. Ülkede yaşanan istikrarsızlık nedeniyle, toplam ticaret hacminin ise 4-4,5 milyar doları bulduğunu belirten Karanfil, Libya’nın Afrika'daki ikinci büyük ihracat pazarı olduğuna da dikkat çekerek, “Ülkenin hinterlandını Türk iş insanları için önemli fırsatlar sunuyor ve Libya'yı bölgede Mısır'dan sonra Türkiye'nin ikinci en büyük ihracat yaptığı ülke konumuna sokuyor. Libya'da doğru adımların atılması halinde ihracat hacmi 10 milyar dolar seviyelerine çıkabilir. Toplam ticaret hacmimiz ise 15 milyar dolar seviyelerine çıkabilir” ifadelerini kullandı.
SADECE MÜTEAHHİTLİK DEĞİL PETROKİMYADA DA FIRSAT VAR
Libya’nın sadece müteahhitlik alanında değil, aynı zamanda arkasındaki 1,3 milyar nüfusla Afrika'ya açılan bir kapı olarak da önemli fırsatlar sunduğunu ve Türk yatırımcıların petrokimya alanında Libya'da daha fazla yatırım yapabileceklerini belirten Karanfil, “Türkler Libya’da bu alandaki tecrübelerini de değerlendirebilirler. Aslında Türk şirketleri, Libya’da petrokimyaya ait lojistiği pahalı olan her şeyi Afrika’ya satabilir. Bu alanda sıfırdan yatırım yapmaya da gerek yok” ifadelerine yer veren Karanfil, Libya'nın sanayi altyapısının henüz tam olarak kurulmamış olduğunu ve petrokimya sektöründe atıl tesislerin bulunduğunu da vurguladı ve şöyle devam etti:
“Ufak yatırımlarla bu tesislerin işler hale getirilebiliriz. Örneğin 2011 yılından beri atıl durumda olan tesisler ufak yatırımlarla çalışır hale getirilebilir. Türk iş insanlarının Libya'da güvenilir bir ortamda iş yapma potansiyeli bulunuyor.”
LİBYA’NIN İSTİKRARA KAVUŞMASI AFRİKA’NIN DERİNLİKLERİNE AÇILMAMIZI SAĞLAR
Karanfil, siyasi istikrarın sağlanması ve ekonomiyle siyasetin iç içe olduğu bu bölgede iş birliklerinin artırılmasının önemine de değinerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Libya'nın istikrara kavuşmasının, komşuları ve Avrupa başta olmak üzere tüm bölgenin faydasına olacağına dikkati çekerek konunun önemini ortaya koymuştur. Aynı şekilde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri ile görüşmesi sırasında Türkiye’nin Libya’da temel önceliğinin kalıcı barış ve istikrarın tesisi olduğunu vurgulamıştır. Bu çerçevede, Libya'nın, Türkiye ile doğal bir birlikteliği olduğunu ve Türk müteahhitlik şirketlerinin bu ülkede önemli bir rol oynadığını belirten Karanfil, Libya Petrol ve Doğalgaz Bakanı Muhammed Aoun’un sözlerinden anlaşılacağı üzere gelecek yıllarda yapılanacak sismik araştırmalar için uluslararası şirketlerin davet edileceğini ancak önceliğin Türk şirketlerinde olması ve Libya, Afrika’ya açılan kapı olma özelliğiyle önemli bir yatırım alanı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yatırım alanlarından en önemlilerinden ikisi denizde enerji araştırması/sismik arama ve petrokimya sektörleridir”
0 Yorum:
Yorum Bırakın