Kirişci: Atıl olan alanları üretime kazandıracağız

Kadın çifçilerin desteklenmesini amaçlayan 'Tarımın Kadın Yıldızları' projesi basın toplantısıyla tanıtıldı. Toplantıya Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, Yıldız Holding Kadın Platformu Elçisi Begüm Mutuş ve destek programından yararlanacak kadın çiftçiler katıldı.  Yıldız Holding Kadın Platformu'nun öncülüğünde, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın desteğiyle hayata geçirilecek projede, sözleşmeli kadın çiftçilerin desteklenmesi hedefleniyor. 

"KIRSAL KALKINMAYA ÇOK ÖNEM VERİYORUZ"

Bakan Vahit Kirişci, toplantıda yaptığı konuşmada, vatandaşların şehirlere göç etmesiyle kırsalın terk edildiğini ifade etti. Kirişci, "Hayat şehirlerdedir diyerek, o günkü birtakım altyapı ve üstyapı eksikliklerini de kendimize gerekçe yaparak, maalesef kırsalı terk ettik. Tabii kırsalı terk ettiğimizde bu kırsaldaki üretimi de ihmal etmiş olduk. Gittiğimiz köylerde orada uzun yıllar hizmet vermiş okulların, sadece tabelalarının kaldığını, kırıldığını, döküldüğünü, etrafının bir mezbelelik haline geldiğini gördüğümüzde içimiz parçalanıyor. Ama biz bakanlık olarak yeniden kırsalın ayağa kaldırılmasını, üretimin canlandırılmasının ve üretimin arttırılmasının yegâne yolunun kırsal kalkınmadan geçtiğini, bunu da kendine bir vizyon olarak ortaya koymuş durumdayız. Tabii ki kadını tutamadığınız zaman kırsalda, aileyi tutamıyorsunuz. Aileyi tutamadığınızda da o özlemiş olduğunuz, arzuladığınız üretim hedefinizi gerçekleştiremiyorsunuz. Bundan dolayı da kırsal kalkınmaya da çok büyük önem veriyoruz. Biz bu kırsala dönüşü yeniden. Ülkenin kalkınmasını ama, her anlamda kalkınmasının tam merkezine koymamız gerekir" diye konuştu. 

"NE ÜRETECEK, NEREDE ÜRETECEK BİLDİRMEKLE YÜKÜMLÜ OLACAK" 

Ülke olarak üretim yapıldığını anrcak daha fazla üretmek gerektiğini belirten Bakan Kirişci, "Bu manada sözleşmeli üretim, kendi üretim potansiyelimizi en verimli şekilde kullanabilmek için vazgeçilmez. Kısa zamanda inşallah bunları sizlerle paylaşacağız. Şu anda mevzuat çalışmalarımız son aşamaya geldi. Bir üretim faaliyetini, üretici bizim ilgili teşkilatlarımıza bildirmek durumunda. Bakın arsanız var. Arsanızın üzerine vasfı ne olursa olsun. Bir bina inşa etmek istediğinizde kırk yerden izin alıyorsunuz. Ama aynı arsaya ağaç diktiniz, buğday ektiniz, arpa yulaf yetiştirdiniz. İsterseniz Tarım İl Müdürlüğüne, ilçe müdürlüklerimize sorma mecburiyetiniz yok. Birinin bir faaliyette bulunup bildirmediği, diğerinin de o üretim faaliyetinden haberdar olmadığı bir uygulamada siz neyi yöneteceksiniz? Dolayısıyla bunu da bir mevzuat açısından zorunluluk haline getiriyoruz. Arkadaş, sen ne üreteceğini ne kadar üreteceğini, nerede üreteceğini bana bildirmekle mükellefsin diyeceğiz" şeklinde konuştu. 

Vahit Kirişci, kullanım hakkıyla mülkiyet hakkının birbirinden ayrılacağını açıkladığı konuşmasında, şunları söyledi; "Veraset yoluyla mirasçılar arasındaki uyuşmazlık veya o başta söylediğim kırsaldan kente göç nedeniyle, İstanbul ki bu göçün tam başkenti. Diyelim Sivas'tan diyelim Kastamonu'dan diyelim işte Rize'den kalkıp gelmiş. Ama oralardaki kendi arsalarını kendi ekim alanlarının bir yıl veya üç yıl ekmiş ekmemiş veya bugün boş. Ama bunların hepsinin birer milli servet olduğundan hareketle, bu alanların da boş kalmasına izin vermeyeceğiz. Kullanım hakkıyla mülkiyet hakkını birbirinden ayıracağız. Ola ki belki bir mazereti nedeniyle bir yıl o tarla, o bağ, bahçe boş kalmış olabilir. Ama bunun ikinci, üçüncü yıldan itibaren boş kalmasına izin vermeyeceğiz. Ve bir rayiç kira bedeli üzerinden o vatandaşlarımızı da mağdur etmeden onun yanı başında üretim faaliyetinde bulunduğu halde ölçeğe yetersiz olan vatandaşımıza da buyurun bu işletme burayı da işletmenize katın. Nasıl olsa traktörünüz var, makine parkınız var. Burayı da siz ekin biçim diyeceğiz. Bunun da biz çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Böylelikle de atıl olan alanlarımızın üretime kazandırılmasını sağlamış olacağız."