KAHRAMANMARAŞ 76 kişinin neden öldüğü tespit edildi ama resmi olarak belirlenemedi

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremlerde Kayabaşı Mahallesi'ndeki 8 katlı Atabey Apartmanı'nın yıkılması sonucu 76 kişi hayatını kaybederken, 11 kişi de yaralandı. Binanın yıkılmasıyla ilgili soruşturmada müteahhitler Haydar Kurtar (74) ve Selahittin Ercan (77) gözaltına alındı. Kurtar, savcılık sorgusunda mahkemeyle inşaatın tamamlanmasından apartmanın kendisinden alındığını bu nedenle binanın yıkılmasında bir başlamanın olmadığını söyledi. Ercan ise binanın yapımına Kurtar ile ortak başladıklarını ancak 4'üncü kat bitmeden Haydar Kurtar'ın performansını ve binayı kendisinin tamamladığını belirtip apartmanı düzenli olarak çalıştığını söyledi.

Sorgularının ardından mahkemeye sevk edilen şüphelilerden Haydar Kurtar tutuklanırken, Selahattin Ercan ise adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

Soruşturma kapsamında Karadeniz Teknik Üniversitesi tarafından geliştirilmiş bilirkişi raporunda kolon ve kirişlerin donatı detaylandırılmasında yetersizliklerin olduğu belirtildi. Soruşturma sonunda Kurtar ve Ercan hakkında 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma' suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istemiyle 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Dava devam ederken Konya Teknik Üniversitesi'nden yeni bir bilirkişi raporu alındı.

BİNANİN YIKILMA NEDENİ TESPİT EDİLDİ, MAHKEME SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Üniversitenin mahkemeye raporda, Atabey Apartmanı'na ruhsata aykırı bir şekilde beton çatı yapıldığı ve çatının ağırlığının bina depreminde yıkılmasında etkili olduğu belirtildi. Raporun ardından mahkeme, sorumluların tespit edilmesi için Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Çatıyı yapan kişinin soruşturması için soruşturma devam ederken, davanın 5'inci duruşmasında tutukluluk müteahhit Haydar Kurtar tahliye edildi. Mahkeme heyeti tahliye raporunda, yeni bilirkişi raporuna göre beton çatının getirdiği ağırlık ve yıkımın yıkımında etkili sonuçların tespit edilmesi üzerine mahkeme olarak bu konuda sorumluların tespit edilmesi için suç duyurusunda bulunulduğu ancak bir gelişme yaşanmadığı, Kurtar'ın kusur kusurunun da belirtilen hususu ile meydana gelme ihtimali olduğunu belirtti .

'BU BİNAYI KİM YAPTIYSA ÇATIYI DA O YAPTI'

Binada erkek kardeş, gelini ve ikiz kardeşi torunlarını kaybeden Abdulmuttalip Sezer, çatının ardından değil, bina ile aynı anda olduğunu ileri sürdü. Sezer, “Bu binayı kim yaptıysa çatıyı da o yaptı. Binayı yapan da belli. Bilirkişi raporunda ruhsat sahibi ruhsata imza atan insanlar o zaman yargılanmadılar. Yani izin verenler, ruhsata aykırıysa neden denetlendi? Yani bina yapıldı ama denetim yok. Hiçbir şekilde denetim yapılmamış. 5'inci kata kadar binanın temeli sağlam olmuş olsaydı 5'inci kattan sonra yıkılırdı. 5'inci kata kadar asfalt seviyesinde, 5'inci kattan sonra 2 katlı bir bina gibi duruyor. Yani ruhsat, inşaata aykırıysa denetlenen neden olmuyor? Biz bu binayı aldıysak biz mi suçluyuz?” diye konuştu.

'BİNA, 35'İNCİ SANİYEDE YIKILDI'

Deprem sırasında patlama olduğunu ve hemen ürünü aradığını söyleyen Sezer, o gece yaşananları şöyle anlattı:

“Deprem gecesi ben süretim. 04.17'de depremin kendi kendine evlendiği telefonla kurulum, 'Deprem oluyor, boşaltın binayı' demeye apartmandan kalmadı, yani gözyaşların bağırışları geldi ve bina 35'inci kurtarıcı yıkıldı, iletişim kesildi. Ben buraya gelerek, geldiğimde sadece binanın harap halde 5 katı muhafazalı yerde kalmış vaziyetteydi."