Yükleniyor
Yükleniyor
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, başkanlığın organize ettiği 'Doğal Afetlerde Uluslararası İş Birliği ve Dayanışma Paneli'nde konuştu. Altun, 6 Şubat'ta Türkiye'nin çok büyük bir deprem felaketi yaşadığını belirterek, 11 il ve 62 ilçede ağır yıkımlara yol açan felakette 313 binden fazla bina ve 893 binin üzerinde bağımsız bölümün yıkıldığını veya ortanın üzerinde hasar aldığını söyledi. Afetin, olağanüstü müdahale gerektirdiğine işaret eden Altun, başta Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Türk Kızılay olmak üzere tüm kurumlar ve milletin seferberlik durumuna geçtiğini kaydetti.
'GÖSTERİLEN DAYANIŞMA HER ZAMAN MİNNETLE ANILIYOR'
Dünyanın, ekonomik kriz, savaş, salgın, kıtlık, iklim krizi, doğal afetler gibi tek ülkenin sınırlarını aşan risklerle karşı karşıya bulunduğunu bildiren Altun, "Bu sorunlar tek bir ülkeye ya da bölgeye mahsus gibi görünse de zamanla etki alanı genişleyerek küresel bir sorun haline gelme potansiyelleri barındırıyor. İşte bu sebeple, bu sorunların çözümünde uluslararası dayanışma ve iş birliği büyük önem taşıyor. Hiç kuşkusuz, bu tür sınama zamanlarında gösterilen dayanışma, devletler ve halklar tarafından her zaman minnettarlıkla hatırlanıyor. Bu dayanışma, ortak bir insanlık bilinci geliştirilmesinde ve uzun vadede barış ve güvenliğin korunmasında bir motivasyon işlevi görebilir. Nasıl ki ülkemiz, gerek tarih boyunca, gerekse küresel salgın zamanında dünyanın çeşitli yerlerinde ortaya çıkan sorunlarda dayanışma ve yardımlaşmadan kaçınmamış ve insani yardım konusunda yoğun çabalar sergilemişse, bugün de asrın felaketine karşı diğer devletler ve halklar tarafından yalnız bırakılmamış ve güçlü bir destek görmüştür. Yaşanan felaketin büyüklüğü nedeniyle yaptığımız uluslararası çağrıya istinaden farklı ülkelerden ekipler de ülkemize gelerek arama kurtarma çalışmalarına destek verdi. 90 ülkeden 11 bin 500'e yakın arama kurtarma personeli de çalışmalara katkı sundu" diye konuştu.
'VEFA GÖRDÜK'
Altun, Türkiye'nin dünyanın neresinde bir felaket yaşansa her zaman yardıma ilk koşan ülke olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Daha önce yaşanan küresel krizler ve felaketler karşısında milletimizin dünyanın dört bir yanına uzattığı yardım eline, sergilediği dayanışma ve cömertliğe karşı bugün büyük bir vefa gösterildiğini gördük. Felaketin ilk anlarından bu yana canla başla mücadele veren, başta arama kurtarma görevlileri olmak üzere, resmi ya da gönüllü olarak faaliyet gösteren herkese minnettarlığımı ifade etmek istiyorum. Aynı şekilde, bu afet karşısında ülkemize dayanışma ve destek gösteren tüm dost ülkelere teşekkür ediyorum. Hem yıkıcı şiddetteki depremlerin peş peşe yaşanmasına, hem de ağır kış şartlarının çalışmaları zorlaştırmasına rağmen, devletimiz asrın felaketinde müdahale ve koordinasyon konusunda, hamdolsun, başarılı bir sınav verdi. Bölgedeki insanlarımız devletin varlığını ve şefkat elini ilk andan itibaren hissetti."
'FOYALARINI ORTAYA ÇIKARAN KİŞİLERİ KARALAMAYA ÇALIŞIYORLAR'
İletişim Başkanlığı'nın deprem sonrası süreçte üzerine düşeni yerine getirmeye gayret ettiğini söyleyen Altun, "Sürecin başından bu yana, bir taraftan kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini temin ediyoruz, diğer taraftan da ne yazık ki böyle bir ortamda bile maruz kaldığımız dezenformasyon girişimleriyle mücadele ediyoruz. Bu süreçte dezenformasyonun doğrudan can ve mal güvenliğine dahi nasıl zararlar verebileceğini de gördüğümüz onlarca vakayla karşılaştık. Böylesi hayati bir anda dahi başkanlık olarak enerjimizin ve kapasitemizin önemli bir bölümünü dezenformasyonla mücadeleye sarf etmek zorunda kaldık. Ancak biz ne zaman dezenformasyonla etkin şekilde mücadele etsek, ulusal ve uluslararası kamuoyunu doğru, şeffaf, güvenilir şekilde ve zamanında bilgilendirsek, bundan rahatsız olan dahili ve harici sesler, hemen yükselmeye başlıyor. Çünkü biz, yalanlarla mücadele ettikçe onlar, istedikleri dümeni çeviremiyorlar. Kumpasları kuramıyor, kitleleri istedikleri gibi manipüle edemiyorlar. Bunu yapamayınca da foyalarını ortaya çıkaran kişileri ve kurumları karalamaya, itibarsızlaştırmaya girişiyorlar" dedi.
Dezenformasyonla mücadelenin yanı sıra 'Türkiye Tek Yürek', 'Asrın Dayanışması' ve 'Seninleyiz Türkiye' gibi iletişim kampanyalarıyla dayanışma ve duyarlılığı artırmayı da hedeflediklerini bildiren Altun, "Ayrıca Başkanlığımız çatısı altında hizmet sunan CİMER'e 'Deprem Acil' butonu ekleyerek, bu felaketten etkilenen vatandaşlarımızın taleplerini devlete çok daha hızlı iletebilmesini temin etmek üzere bir kanal daha açtık. 'Deprem Acil' butonu ve çağrı merkezimiz aracılığıyla bugüne kadar vatandaşlarımızdan 1 milyon 700 bine yakın başvuru aldık. Tüm başvurular, depremin ilk anından itibaren 7/24 büyük bir titizlikle incelendi, devletimiz tüm kurumlarıyla koordinasyon içinde hızlı ve etkin bir şekilde çözüme kavuşturuldu. Bu başvurular içinde milletimizin fedakarlığını, birlik ve beraberliğini, dayanışmasını ortaya koyduğu çok sayıda mesaj da vardı. Biz tüm bu adımları da dayanışma ekosisteminin bir parçası olarak değerlendiriyoruz" açıklamasında bulundu.
0 Yorum:
Yorum Bırakın