Yükleniyor
Yükleniyor
Hollanda'da yaşayan 24 yaşındaki Dilara Şahin 19 Aralık günü, Zwolle şehrindeki hastaneye baş ağrısı, halsizlik ve yüksek ateş şikayetiyle başvurdu. Doktorların önce vücudunda bakteri olduğu tanısı koyduğu Dilara Şahin'e 9 gün sonra akut lösemi teşhisi konuldu. Yoğun bakıma alınan kadının yaşam ünitesi fişinin çekilmesine karar verildiğini iddia eden babası Oğuz Şahin, Türkiye'den yardım istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Sağlık Bakanlığı'na ait uçakla 1 Şubat günü Türkiye'ye getirilen Dilara Şahin, DR. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Daha sonra Şahin, Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Kızının son durumunu anlatan baba Oğuz Şahin, "Yoğun bakımdaydı, normal servise alındı mı?" şeklindeki soruya, "Evet alındı, odaya alındı. Kızımız için hijyen şartları da önemliydi. Malum korona dönemi var, ondan dolayı, gerekli bakımları olabilmesi için alındı." dedi.
"HEYET RAPORUYLA KARAR ALMIŞLAR"
Yaşanan süreçten bahseden babası Oğuz Şahin "Hollanda'daki hastanede ilk etapta, vücudunda bakteri olduğu üzerinde araştırdılar. 9 gün 'bakteri var' dediler. Sonunda bakteri olmadığını fark ettiler. Kızımın akut lösemi olduğunu söylediler. Bir gün sonra kemoterapiye başladılar. Dördüncü günden sonra, ciğerlerinin ciddi şekilde zarar gördüğünü söylediler. Akciğer makinesine bağladılar. Bir hafta sonrasında 'elimizden bir şey gelmiyor durumu kötüye gidiyor' dediler. İki, üç hafta geçtikten sonra da 'yapabileceğimiz bir şey yok' dediler ve bizi ikna etmeye çalıştılar. 'Makineyi çıkartalım' dediler. Söylemesi zor ama 'yaşam fişinden çekelim' diyorlar. Biz kabul etmedik. Sonunda kendi heyet raporuyla karar almışlar. 'Biz yaşam fişini çekeceğiz yapabileceğiniz de bir şey yok' dediler. 24 yaşında, gencecik bir fidanı kurumaya terk etmişlerdi" diye konuştu.
"KURUMAYA BIRAKILAN FİDANKEN ŞU AN AĞIR AĞIR YETİŞİYOR, YEŞERİYOR"
Baba Şahin, "Yaşam fişinin çekilmesine bir gün kala devletimiz, alıp Türkiye'mize getirdi. Şükürler olsun şu anki durumu, kurumaya bırakılan bir fidanken ağır ağır yetişiyor, yeşeriyor. Bu kızımız, ayağa kalkacak inşallah. Sık sık hastaneye gidip geliyoruz. Hastane işleri ile genellikle annesi ilgileniyor. Ziyaretçi almıyorlar zaten. Dua ve zamandan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Hollanda'dan geldiğimizden beri tedavisi ve sağlığı ile ilgili hiçbir kötü şey duymadık. Bu da demek oluyor ki, güzel gelişmeler var. Bana göre, Türkiye'de sağlık sistemi inanılmaz güzel. Ben Avrupa'daki sağlık sisteminin aşağı doğru çöktüğünü görüyorum" dedi.
0 Yorum:
Yorum Bırakın