Yükleniyor
Yükleniyor
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Başkanlık Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Karabağ Zaferi Konferansı: Azadlığa Kavuşan Kadim Vatan' konferansında konuştu. Altun, "Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak Karabağ Zaferi: Azadlığa Kavuşan Kadim Vatan Konferansı’na ev sahipliği yapmak, şahsım, kurumum ve ülkem adına büyük bir onur. Ne mutlu ki bugün Karabağ Zaferinin 2'nci yıl dönümünü şanla, şerefle kutluyoruz. Gardaş Azerbaycan’ın Ermeni işgali altındaki topraklarını azat etmek için verdiği kurtuluş mücadelesi, tarihe altın harflerle yazılan kutlu bir zaferle taçlandı hamdolsun. Bu şanlı mücadelede bir gül yaprağı gibi toprağa düşerek şehit olan kardeşlerimi rahmetle anıyor, gazilerimize sıhhat ve afiyet diliyorum" diye konuştu.
'ERMENİ ÇETELER KATLİAMLARINI YAKLAŞIK 30 YIL SÜRDÜRDÜ'
Azerbaycan'a yönelik insanlık dışı saldırılar gerçekleştirildiğini vurgulayan Altun, "Yüreklerimizi yakan, hüznünü bugün bile içimizde taşıdığımız katliamlara maruz kaldı kardeşlerimiz. Bunlardan biri de Hocalı katliamı. 1992 yılında Ermenilerce abluka altına alınan Hocalı’da adeta bir soykırım yaşandı. Ermeniler sadece bu katliamda 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycanlı kardeşimizi şehit etti. Bu vesileyle, Hocalı Katliamı başta olmak üzere Ermeni zulümlerinde şehit olan kardeşlerimi bir kez daha rahmetle anıyorum. Ermeni çeteler katliamlarını, işgallerini yaklaşık 30 yıl sürdürdü. Karabağ toprakları bu dönem boyunca evini yurdunu bırakıp ata toprağından göç etmeye zorlanan mazlumlara, vatan için serden geçen yiğitlere, nice acı yaşanmışlığa tanıklık etti. Ermenilerin uluslararası hukuku bütünüyle yok sayarak işgal ettikleri Karabağ’da bütün dünyanın gözleri önünde yaşattıkları insanlık dramı, tarihte kara bir leke olarak yerini aldı" ifadelerini kullandı.
'ERMENİSTAN'IN SALDIRGANLIĞI BARDAĞI TAŞIRDI'
Altun, Azerbaycan’ın Ermenilerin uluslararası hukuku hiçe sayan işgaline karşı tüm uluslararası platformlarda hem sahada hem masada her türlü adımı atmaktan geri durmadığını belirterek, "Ancak Ermenistan ve ona destek olan ülkeler, bu adımlara karşılık vermediler. Aksine uluslararası hukuka ters düşecek şekilde ya Azerbaycan aleyhine bir tutum sergilediler ya da bu işgale sessiz kaldılar. Bu sorunun çözümü için kurulan AGİT Minsk Grubu gibi uluslararası yapılar da bir sonuç üretmedi. Onların bu sessizliğinden cesaret alan Ermeniler işgali sürdürdü. Azerbaycan’ın, kendi topraklarının sınır güvenliğini temin etmek için gösterdiği uğraşlara karşılık, Ermenistan tarafının tacizleri bitmek bilmedi. Ermenistan’ın 2020 yılının Eylül ayındaki saldırganlığı ise bardağı taşırdı. Bunun üzerine Azerbaycan da uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanarak işgal altındaki topraklarını geri almak için büyük bir mücadele başlattı" diye konuştu.
'TÜRK DÜNYASI OLARAK AZERBAYCAN'IN YANINDA OLACAĞIZ'
Altun, Azerbaycan’ın öz topraklarını anayurduyla tekrar buluşturmasını kutladıkları bugün bile ne yazık ki bazı kesimlerin zafere gölge düşürme arzusunda olduğuna vurgu yaparak, "Türkün kuvvetine ve başarısına tahammülü olmayanlar, Karabağ Zaferi’ni yeni dezenformasyonlarla karalamaya çalışıyorlar. Ermeni lobisi batı medyasında dirsek temasında olduğu spekülatörler aracılığıyla, Azerbaycan ordusunu savaş suçlusu gibi göstermeye çalışarak, Azerbaycan’a karşı kara propagandaya devam ediyor. Azerbaycan’ın 28 yıl boyunca verdiği haklı mücadele ve kazandığı zafer bastırılmaya çalışılıyor ve Karabağ halkının maruz bırakıldığı zulüm yok sayılıyor. Bu durum, Karabağ'da zafer kazanmış olsak da enformasyon alanında işimizin hala bitmediğini ortaya koyuyor. Biz bütün Türk dünyası olarak birlik ruhuyla Azerbaycan davasının sesi olmaya devam edeceğiz. Karabağ zaferini akademide, medyada, sinemada, edebiyatta, müzikte, velhasıl hayatın her alanında yaşatmayı sürdüreceğiz" dedi.
0 Yorum:
Yorum Bırakın