Yükleniyor
Yükleniyor
Günümüze göre çok keskin olan parfümlerin konulduğu kapların çok daha büyük olduğunu belirten Doç. Dr. Atila, Antik Çağ'da 30 bin şişeye yakın üretim ve ihracat olduğunun kaynaklarda yer aldığını kaydetti.
Koku Kültürü ve Turizmi Derneği'yle birlikte kokunun 5 bin yıllık tarihini araştıran Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cenker Atila, Erzurum Yakutiye Medresesi'nde düzenlenen 'Kokunun izinde: Bronz Çağ'da Erzurum' sergisinde çalışması hakkında bilgi verdi. Arkeoloji alanındaki uzmanlığının Antik dönemdeki cam, seramik ve pişmiş kaplarla yapılan parfüm kapları olduğunu belirten Doç. Dr. Atila, dernekle birlikte uzun soluklu bir çalışma yaptıklarını anlattı.
'İNANILMAZ BİR PARFÜM VE PARFÜM KABI ÇEŞİTLİLİĞİ VAR'
Günümüzde parfüm denince insanların aklına hemen Fransa'nın geldiğini ifade eden Atila, "5-6 bin yıl önce parfümün yapıldığını biliyoruz. Özellikle Bronz Çağ'a geldiğimizde Mezopotamya'da kralın baş danışmanı olan bayan parfümörünün ürettiği parfümler dünyaya yayılıyor. Burada asıl ilgimi çeken Antik Çağ'da bir coğrafyada, bütün Anadolu'da, Akdeniz coğrafyasında günümüzde parfüm yapımında kullanılan ne kadar baharat, bitki, ağaç reçinesi var antik çağda hepsini biliyorlar. Çok çok iyi parfümler üreten parfümörler var. O dönemde bu konudaki ticari potansiyel ilgimi çekiyor. Antik çağda ortalama büyüklükteki bir firma yılda 30 bin şişe ihracat yapabiliyor. Bunun kaynaklarda kayıtları var. Bugünün en büyük firmaları bile 2-3 bin şişe sattıklarında büyük bir yapmış oluyorlar. İnanılmaz bir ticari potansiyel var. İnanılmaz bir parfüm ve parfüm kabı çeşitliliği var. Antik kaynaklar, tabletlerde yer alan bilgilerde şimdi nasıl parfüm formülleri gizli saklıysa çok büyük bir ticari potansiyele sahip olduğu için atik çağda da aynı şekilde parfümörler bilgi vermiyor. Hepsinin kendi parfümleri var" dedi.
'ANTİK ÇAĞ'DA KOKULAR DAHA SERTTİ'
Kaynaklardan elde ettikleri bilgilere göre Antik Çağ'da kokuların daha sert olduğunu belirten Doç. Dr. Atila, "Antik Çağ'da kokular daha sertti. O dönemler insanlar tarımla uğraştıkları için duş alma ihtiyaçları fazla yoktu. Sürekli çalıştıkları için antik çağda parfümler daha keskin ve sert olduğunu gördük. Bunu elde edilen kaynaklardan o dönem üretilen bitkilerden biliyoruz. Yaptığımız araştırmalarda elde ettiğimiz verilerle o dönem üretilen parfümleri, laboratuvar ortamında biraz daha yumuşatarak üretiyoruz. Tabletler, antik kaynaklar Bronz Çağ'da krem şeklinde zeytinyağı, susam yağı içine koku maddeleri karıştırıyorlar ya da suda kaynatarak su olarak vücutlarına sürüyorlar. Bazen bir insan yarım litre parfüm kullanabiliyordu. Ondan parfüm kapları çok büyük, ta ki parfümlerin damıtma ile yapılmasından sonra parfüm kapları küçülüp günümüze yakın hale geliyor. Milattan önce 2200 yılından günümüze kadar parfüm teknolojisi kullanılmaya başlandı.
0 Yorum:
Yorum Bırakın