Yükleniyor
Yükleniyor
Bakan Çavuşoğlu konuşmasına şöyle devam etti;
“1975 Helsinki Nihai Senedi'nden bu yana küresel güvenlik büyük ölçüde değişti. Güvenlikte küreselleşmeyle birlikte terör, organize suç, İslami fobi, düzensiz göç küreselleşerek her yerde artıyor. Oysa AGİT, 1975'teki işbirliği hızından uzaktır. Aramızdaki güven eksikliğini gidererek bu işbirliği hızını yeniden canlandırmalıyız. Bunun için AGİT coğrafyasındaki güvenlik sorunlarını etkin bir şekilde ele almalıyız. Güney Kafkasya'da kalıcı barış için bir fırsat penceresi var. Minsk Grubu Eşbaşkanları da grubun daimi üyeleriyle birlikte yeni gerçeklere dayalı olarak katkılarda bulunabilirler. Ukrayna'daki krizler diplomasi ile çözülmelidir. Minks anlaşması ve uluslararası hukuka uygunluk önemlidir.”
KIRIMLILARIN VE TATARLARIN İNSAN HAKLARI İHLALLERİNDEN DE ENDİŞE DUYUYORUZ
Bakan Çavuşoğlu “Kırım'ın yasadışı ilhakını tanımayacağız. Kırımlıların ve Tatarların insan hakları ihlallerinden de endişe duyuyoruz. Gürcistan ve Moldova'da barışçıl ve sürdürülebilir çözüm çabalarını desteklemeye devam etmeliyiz. Değişen güvenlik ortamında arabuluculuk çalışmalarımızı da sonuç odaklı bir yaklaşımla benimsememiz gerekiyor. Bunun için Finlandiya ve İsviçre ile eş başkanlık yaptığımız Arabuluculuk Dostları Grubu'ndan istifade etmeliyiz” dedi.
TERÖR ÖRGÜTLERİNİN İNSANİ BOYUTLU TOPLANTILARA GİRİŞMESİNE İZİN VERİLİYOR
Ortak değerleri tehdit eden iki önemli konuya değinen Çavuşoğlu, “Birinci olarak; çeşitli AGİT ülkelerinde yabancı düşmanlığı, İslam fobi ve antisemitizmin yükselişi devam ediyor. Bu tehlikeli muamelelere göz yumamayız. İkinci olarak; bir zamanlar mutabakatla üzerinde uzlaştığımız kurallar, terör örgütlerinin insani boyutlu toplantılara girişmesine izin verilerek göz ardı ediliyor” ifadelerini kullandı.
0 Yorum:
Yorum Bırakın