Yükleniyor
Yükleniyor
Aysun Yıldırım’ın Tevfikbey Mahallesi'nde 28 Şubat 2018'de çalıştığı iş yerinin camından düşerek hayatını kaybettiği iddia edilmişti. İlk soruşturmada takipsizlik kararı verilmişti. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, Yıldırım'ın tırnaklarında DNA örnekleri bulunması ve ailesinin itirazıyla yeniden başlatılan soruşturmada, 4 şüpheli hakkında yeniden takipsizlik kararı verdi. Karara itiraz eden Avukat Leyla Süren, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri ile birlikte Küçükçekmece Adliyesi önünde toplandı. Avukat Süren, anne Hüsniye Yıldırım ve baba İbrahim Yıldırım açıklama yaptı. Süren, karara itiraz ettiklerini belirtti.
"4 YIL SONRAKİ TELEFONU İNCELETTİ"
Avukat Leyla Süren, "Aysun’un dosyasını elime aldığımda HTS kaydı, DNA karşılaştırılması bile incelenmemişti. Telefonunu uzatan şüphelinin elinden telefonu alınıp bile incelenmemişti. Hangi savcı o kadar mesaj ile yetinir? Bu dosya böyle kapatıldı. 26 yaşında bir genç kadının telefonu dosyada yoktu. Yeni savcı, ‘Takipsizlik için gerekçemizi göreceksiniz’ demişti. Eğer şu an dinliyorsa kendisi 4 yıl sonraki telefonu dinletti. Keşif için gittik manken atıldı. Keşif raporunda Aysun’un bulunma şeklinin ilk 112 doktorunun tarif ettiği şekle uymadığı belirtildi. ‘Bunu aydınlığa kavuşturun’ dedi. Kovuşturuldu mu? Hayır" dedi.
"CEZA ALACAKLARI GÜN BUGÜN"
Anne Hüsniye Yıldırım, "5 senedir katiller elini kolunu sallaya sallaya geziyor, bu bize çok acı veriyor. Hz. Mevlana’nın sözünü hatırlatırım. ‘Canı yanan sabretsin; can yakan da yanacağı günü beklesin’ diyor. Biz o günü bekliyoruz. Ceza alacakları gün bugün" diye konuştu.
"KIZIMI BAŞKA YERDE ÖLDÜRÜP ORAYA GETİRDİLER"
Baba İbrahim Yıldırım, "Kızımın intihar ettiklerini söylediler. Kızımın çalıştığı iş yerinde camlarda hiçbir parmak izi yok. Düştüğü iddia edilen yerde kan bile yok. Kızımı başka yerde öldürüp oraya getirdiler, intihar süsü verdiler." dedi.
0 Yorum:
Yorum Bırakın