Böyle bir dönemde yeni bir oluşum ve parti kurulmasını kimler ister? kimlerin işine gelir? kimlere hizmet eder?

 Gezi olaylarını planlayan ve ülkeye milyon TL zarar veren şer odakları ister. 17-25 Aralık algı operasyonlarını perde arkasında yürütüp kurgulayanlar ve içimizdeki işbirlikçileri ister. Referandum, genel seçim ve yerel seçimlerde mevcut iktidarı zayıflatıp, koalisyon çıkması için her türlü ayak oyunlarını sahneleyen aymazlar ister. 15 Temmuz darbe girişimini soysuzca yürütüp, milletin silahıyla milleti vuran alçaklar ister.

40 yıldır bu ülke insanının sırtından beslenen ve ilk fırsatta ihanete kalkışan paralel hainlerin işlerine gelir. Terör örgütlerinin meclisimizde sözcülüğünü yapan kan dökücü sözde siyasilerin işlerine gelir.

Muhalefet ederken, ülke adına hiçbir olumlu söylem geliştiremeyip, Yenikapı ruhundan çark eden ve de taşıdığı bu ruhla hiçbir zaman iktidar olamayacak olan CHP’nin işine gelir. Kişisel çıkarlarını ve makam hırslarını dava uğruna satan, aslında hiçbir zaman dava adamı olamamış ve bu sebeple de makamlarından olmuş dengeci şarlatanlarının işlerine gelir.

Saltanatlarını, güçlerini, batıl inançlarını, hırslarını, sinsiliklerini mazlumların kanı üzerinden devşiren; silahlarını, zehirlerini, fikirlerini fütursuzca pazarlarlarken; ‘dünya 5’ten büyüktür, siz öldürmeyi bilirsiniz’ diyen cesur bir lideri saf dışı bırakmak isteyenlere hizmet eder. İçimizdeki terör unsurlarını ve hainleri besleyip, üzerimize silah doğrultturanlara hizmet eder. 15 Temmuz sonrası her darbeci ve hainlerin olduğu gibi hukuk önünde hesap sorulan, ‘buradan çıkacak ve bizim dışımızdakilerle kalan yarım hesabımızı tamamlayacağız’ diyen tehditkar şaşkınlara hizmet eder.

Gelişen, büyüyen, mazlumun yanında olan, zalime zalimsin diyebilen, gelecek adına hedefleri olan Türkiye’nin önünü almak isteyenlerin ekmeğine yağ sürer.

15 Temmuz’un kirlerini temizlemeye çalıştığımız, son 40 yıldır estirdikleri terörle on binlerce vatan evladının canına mal olan teröristleri bitirme noktasına geldiğimiz ve hendek siyaseti yapan temsilcilerini birer birer enselediğimiz, güneyimizde oluşturmaya çalıştıkları koridorları yerle bir ettiğimiz, ezcümle kurtuluş mücadelesi verdiğimiz şanlı bir dönemde yeni bir parti ve oluşum söylemi de nerden çıkıyor? Üstelik parti içerisinden birilerinin kuracakları yeni bir parti!

Adama hayırdır bu ne ayak demezler mi? Nereden çıktı bu bölücülük, ne iştir bu denmez mi?

15 Temmuz’da canımızı ortaya koyduk, böldürtmedik, teslim etmedik. Saf mı sandınız da bizi!

Böylesi bir oyunu anlamayacak kadar bilincimizi ve zekamızı yitirmedik demez mi bu kahraman millet?

Her yolu denediler yedirmedik, içeriden ayrışıp parti kurduracaklar ve biz de bunun oyun olduğunu anlamayacağız öyle mi, demeyecek mi bu halk?

Vallahi de der, billahi de der. Geçit vermez, itibar etmez..

Birilerinin ekonomik kriz oluşturma planlarını, yastık altındaki dolarlarını bozdurur, alışverişini bundan gayri TL ile yapar, mallarını boykot eder sattırmaz mücadelesini verir, oyunlarını da bozar..

Mücadelecidir Türk halkı, kanının son damlasına, gücünün son haddine kadar mücadelesini verir pes etmez..

Birilerinin kriz senaryolarına da kulak asmaz, aç kalır amma onurunu çiğnetmez..

Ben bu dönemde oluşturulmaya çalışılan bu senaryonun bir iddiadan ibaret olduğunu düşünüyorum.

Özellikler FETÖ ve ağababalarının algı operasyonu olduğunu tahmin ediyorum.

Bu harekette kırgınlıkların olduğunu ve olabileceğini lakin, birilerinin hesabına hizmet edecek olan böyle bir ayrışmanın olabileceğine ihtimal vermiyorum.

Zaman ayrışma zamanı değil, birlik olma ve mücadele etme zamanıdır.

Zafer inananların olacaktır İNŞALLAH..