Muhalif Gazeteci Şaban Sevinç önceki gün bir televizyon programında Kılıçdaroğlu’na zehir zemberek eleştirilerde bulunuyor.

Gülümseyerek dinledim Sayın Sevinci hem de hiç şaşırmadan. Şunları söylüyordu: “seçim sürecinde FETÖ’cülerin ve PKK’nın biz CHP’lilerden daha fazla çaba göstermesi beni ve bir çok CHP seçmenini çelişkiye düşürdü ve ‘ne oluyor?’ diye sorduk kendi kendimize. 

Bütün bunlar Kılıçdaroğlu’nun yanlış uygulamalarından kaynaklıydı.

6’lı masa başından beri yanlıştı ve bu durum seçmen tabanının içine sinmedi.” 

Başka başka eleştiriler de getiriyor Şaban Sevinç ve Kılıçdaroğlu süreci doğru yönetemedi, yanlış yerde durdu, yanlış tercihlerde bulundu demeye getiriyor.

Şaban Sevinç seçim sürecinde Kılıçdaroğlu’na ve 6’lı masaya en ufak bir eleştiri getirmeyen, CHP’nin kazanacağını hep savunan bir gazeteciydi. Tartışma programlarında muhataplarına öyle bir yükleniyordu ki CHP ve Kılıçdaroğlu’nu savunurken, toz kondurmuyordu.

Hele de, “aslında ben CHP’ye oy vermeyecektim, kafam çok karışıktı. Ancak kızımın ısrar etmesi üzerine oy verdim” dedi ya. 

Orada olsaydım, “Yapma be Şaban Sevinç, ne alaka şimdi bu yan kıvırmalar. Kim sana böyle bir sorgulamayı yaptı da Kızım ısrar etti CHP’ye oy verdim demektesin” diye çıkışırdım doğrusu.

Seçimi kaybettikten sonrasında ve CHP’nin genel başkanını seçeceği kurultaya gidiyor olması arefesinde bugün bunları dillendiriyor olması manidar tabi Şaban Sevinç ve diğer yorumcuların televizyon ekranlarında.

Yine bir başka muhalif gazeteci Deniz Zeyrek de önceki gün Sayın Kılıçdaroğlu’nu bir televizyon programında yerden yere vurmuş, sağlı sollu salvolarla yere sermiş.

Demiş ki Deniz Zeyrek; “Kılıçdaroğlu bizlerin aklıyla adeta alay ediyor. İsmail Saymaz’ın da olduğu televizyon programında çıkmış, biz şehirlerde değil kırsalda kaybettik diyor.

TRT’yi kullandırmadılar, kendimizi kırsaldaki vatandaşa anlatamadık, bu da seçimi bize kaybettirdi şeklinde garip bir tespitte bulundu.

Kılıçdaroğlu’na sormak lazım, Erdoğan’a kırsaldan gelen oy 6 milyon ve toplamda 27 milyon oyla kazandı. 

Peki 21 milyon oy nereden geldi o zaman. 

Şehirli-kırsallı ayrımı yaparak kırsalı kendinize tamamen küstürme yanlışını yapıyorsunuz.

Bizim aklımızla dalga geçme” diyor ve daha bir yığın eleştiri getiriyor Deniz Zeyrek Kılıçdaroğlu’na.

Valla eleştiren kişileri bilmesek hiç bir problem yok ortada, her birinin altına imza atılır.

Yanlışa yanlış demek  sadece kaybedince olmamalı ancak yine de şimdilerde bir şeyleri böylesine açık ve net olarak itiraf ediyor olmaları ve bizlerin CHP ile ilgili eleştirilerimizi bugün dillendiriyor olmaları önemli elbette.

Keşke toplum olarak doğruya doğru yanlışa da yanlış diyebilmeyi zaman ve zemin gözetmeksizin her daim yapıyor olabilsek.

Keşke dün söylediklerimizi ya da söyleyemediklerimizi bugün söylüyor olmakta kaygı ve amacımız samimiyetin dışında başka bir hedef ve gayesi gütmese.

Keşke gerçeklerin gün yüzüne çıkma durumu bu kadar acı olmasa.