KOSB seçiminde KTO ve KAYSO başkanları bertaraf oldu!


364 Görüntüleme

Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nin 13. Olagan Genel Kurulunda 541 oy alan Tahir Nursaçan KOSB Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildi. 6 dönemdir  başkanlığı yürüten Ahmet Hayüncü 386 oyda kaldı ve 12 yıllık başkanlığı son bulmuş oldu.

Evet sanayici Tahir Nursaçan’ı seçti. Belkide beklenmeyen bir sonuçtu Hasyüncü’nün seçilememiş olması. Bu durumda birileri ya ideolojik olarak, ya da kazanma ihtimalini yüksek gördüğü için adaylardan birisinin yanında yer alırlar. KAYSO Başkanı Mustafa Boydak ve Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz peşi peşine Ahmet Hasyüncü’nün listesini destekleyeceklerini açıkladılar,  açıklamakla kalmayıp Boydak Grubu’ndan bir isim Hasyüncü’nün listesinden yönetimde yer alırken, aynı listeye Mahmut Hiçyılmaz da adını delege olarak yazdırdı! Kayseri’nin iki önemli odasının destek açıklaması yaptıktan ve isimlerini listede yazdırdıktan sonra seçimi kaybetmiş olmaları bir taraftan handikap, diğer taraftan da iş bilmezlik ve durumu okuyamama olarak karşımıza çıkıyor.

Hangi üyenize sordunuz da…

Boydak Grubu zaten 17 Aralık sonrasında nerede nasıl davranacağı pek kestirilememekle birlikte, grubun kendi içerisinde bu tercihlerden dolayı sıkıntı yaşadıkları haberlerini alıyoruz. Peki Mahmut Hiçyılmaz ne yapmaya çalışıyor, bunu anlamak güç ! Şehirin iki sanayicisi aday olarak seçimlere gidiyor ve Ticaret Odası’nın Başkanı çıkıp iki adaydan birisi üzerinde destek açıklamasında bulunuyor. Bir defa açıklama hiçbir şekilde etik durmuyor. Hangi gerekçe ve de kafa yapısıyla böyle bir destek açıklaması yapabiliyorsunuz? Yönetim kurullarınızla mı bu destek kararını alıyorsunuz? Hangi üyenize sordunuz ve olurunu aldınız da bir kurumu top yekün bir oda seçiminde taraf yapabiliyorsunuz? Sizin şahsi çıkar ve kaygılarınıza odayı neden alet etmeye kalkışırsınız? Gücun yanında olmaya çalışırken neden zaafiyete düşersiniz? Samimiyeti ve de etik olanı hedefleyip hareket ettiğinizde zor durumda kalmayacağınızı hesap edemiyor musnuz? Talimatla hareket edecek konumda olmamanız gerektiğini, en doğru olanı yönetimlerinizde kendi özgür iradenizle almanız gerektiğini size hatırlatmaya gerek var mı?

Hasyüncü olmadı, Nursaçan’a Selam!

Buraya kadar olan kısmı her açıdan sıkıntılı bir durum. Bir başka çarpıcı ve de komik düşen durum var ki, işin başına getirilip ehliyet verilen yöneticilerin ne denli ruh haline sahip olduklarını ortaya koyuyor! Sayın Hiçyılmaz sanki bir hafta öncesinde Ahmet Hasyüncü’ye hararetli bir biçimde destek açıklaması yapmamış, temsil ettiği odayı bir seçim yenilgisine sürüklememiş gibi apar topar basın bildirisi gönderiyor basın kuruluşlarına! Seçimi kazanan Tahir Nursaçan’ı tebrik ederek, Nursaçan başkanlığındaki yeni yönetime her türlü desteği vereceklerini ve ortak çalışma yürüteceklerinin açıklamasını yapıyor bu defa! Tabiki odalar, kurumlar birbirleriyle ortak çalışma yürütecekler ve iyi ilişkiler içerisinde olacaklar ancak bir kurumu başkanı olduğun için tüm üyelerinin ve yönetim kurulunun onayını almadan destek açıklaması yapamazsın. Zaten üyelerinin tamamının onayını alamayacağın için de böyle bir girişimde bulunma şansınız yok. Kaldı ki üyelerinizden bir çoğu da sizin desteklediğinizi açıkladığınız başkan adayını desteklememiştir! Hal böyle iken nasıl oluyorda oda olarak bir adaya destek açıklaması yapabiliyorsunuz? Madem yaptınız, seçilen yeni yönetimi destekleyeceğinizi apar topar açıklama gereğini neden duyuyorsunuz ?

DEİK’e katılamadım çok meşgulum!

Hiçyılmazdan bu davranışı görmüş olmak beni şaşırtı mı? Hayır! Daha önce de Başbakan Davutoğlu’nun katılacağı DEİK toplantısına, kendi şahsına gelen bir telefondan dolayı katılmayıp, sonrasında yönetiminde ve de kamu oyunda oluşan tepkiler karşısında DEİK’e özür ziyaretinde bulunması da benzer bir davranış şekli değil midir?  DEİK toplantısına katılmayacaksın talimat telefonundan sonra katılmama kararını yönetiminle mi aldın? Neden katılmadığını sorduğumuzda da, kendisinin ve 11 kişilik yönetim kurulu üyesinin hepsinin başka işlerinin olduğunun açıklamasını yapıyor! Oysa ki yönetim kurulu üyelerinden bazılarının toplantıdan ve gidilmeyeceğinden bilgisi dahiyok, haberdar olduklarında da Hiçyılmaza tepki gösteriyorlar. Bu ve buna benzer bir çok yanlış adımlar atılmış portre var ortada. Hepsine ayrı ayrı girmeyeceğim!

Ticaret Odası Kayseri için kişisel kaygılara ve paralel anlayışlara alet edilemeyecek kadar önemli ve büyük bir kuruluştur. Ticaret şehri Kayserinin ticaretini temsil eden bir odayı sorumluluk bilinciyle temsil etmek durumundasınız. Adım atmadan önce sonucunun ne olabileceğini kestirebilmek durumundasınız. Daha sonrasında zor durumlarda kalmayacak kararlar almak durumundasınız. Günübirlik kararlar değil, hızla gelişen ve değişen dünyada planlı ve akıllı yönetim sergilemek durumundasınız.

MÜSİAD’dan erdemli duruş

MÜSİAD Başkanını ve Yönetim Kurulunu bu süreçte dik ve vakarlı duruş sergilediklerinden dolayı da tebrik etmek istiyorum. Suyun akışına giden değil, erdemli ve hakkaniyetli duruş sergileyebilecek yöneticilere  ihtiyaç var. Şahsi ve hırsla hareket eden değil, Olgun ve basiretli yöneticilere ihtiyaç var. Sürekli hatalar zinciri içerisnde yönetim sergileyen değil, hep takdir edilen ve de saygı duyulan idarecilere ihtiyaç var. Bulunduğu makamın hakkını verebilecek emin şahsiyetlere inanın bu gün dünkünden daha çok ihtiyacımız var.

Türkiye’de ve şehrimizdeki değişim dikkatlerinizden kaçmıyordur. Son dönemde yaşadıklarımız artık ezberlerin bozulduğunu, değişimin kaçınılmaz olduğunu, kalıplaşmış anlayışların bozguna uğradığını, kendisini yenileyemeyen ve toplumun beklentilerine cevap veremeyecek duruma gelenlerin saf dışı kaldıklarını, korku imparatorluklarının çatırdadığına şahit oluyoruz. Toplum alternatifini anında oluşturuyor, tepkisini yansıtıyor. Bu değişime direnmenin hiçbir anlamının olmadığını görüyoruz. Ülke olarak etrafımızda hararetli bir ateş çemberi oluşturuldu. Zamanımız az yapacak işimiz çok fazla. Mevcut olanlar ya kendilerini yenileyecekler ya da saf dışı olacaklar! Saltanatlarınızı sürdürmenizi izleyecek çok sabrımız da yok! O sebeple sorumlu olduğunuz kurumlara sahip çıkın ve de günübirlik boş işlerle zamanımızı çalmayın. Verilen emanetin hakkını verin lütfen…

Yazar

Erdinç Teğmen

0 Yorum:

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *