Artık kaybediyorlar


351 Görüntüleme

Bizden yaklaşık 50 yıl ileride olan Avrupa ülkeleri birer birer havlu atarlarken, ekonomik ve ahlaki çöküntüye uğrayıp cazibelerini kaybederlerken, Türkiye her türlü engellemelere ve tuzaklara rağmen gelişiyor, büyüyor ve dünya muvazenesinde belirgin bir rol alma yolunda her türlü zorluğa rağmen ilerleme eğilimi gösteriyor.

Avrupa ülkeleri kendileri gelişirlerken; ülkemizi sürekli olarak istihbari fitnelerle meşgul ettiklerini şöyle bir geriye baktığımızda öyle net ve belirgin olarak görebiliyoruz ki, ülke olarak bizi bu sinsi tuzaklara düşüren adreslere lanetler ediyor, diş biliyoruz.

Kendi ekonomik ve dini kaygıları ile bir dönemin güçlü ülkesi Osmanlı’nın torunlarını kendi sınırları içerisine hapsetmekle kalmayıp, o coğrafya içerisinde sürekli huzursuz ederek, fitne tohumları ekerek, kendi maşaları olan terör unsurlarını içerimizde besleyip saldırtarak kontrol altında tutmayı uzun yıllar devam ettirmişler.

Bugün de bu fitne ve terör tohumlarını hem sınırlarımız içerisinde hem de bize yakın coğrafyada devam ettiriyor olsalar da, her türlü oyun ve tuzaklarına rağmen daha bilinçli ve iradeli bir Türk toplumunu karşılarında bulduklarından, ilk defa oyunları bozulmakta, istedikleri planları artık gerçekleştiremiyor olmalarının şaşkınlığını yaşamaktalar.

Bir dönem kendileri daha güçlü, oyun oynadıkları ülkemizde idareciler ihanet içerisinde ve kendi güdümlerinde olduklarından planları takır takır işlerken, bugün karşılaştıkları direnç ve iradenin gücü karşısında artık kendileri de eskisi kadar güçlü olmadıkları için de, bu defa planları istedikleri gibi işlemiyor.

Bugün dünden daha fazla saldırıyorlar, daha kalabalık ve sinsi geliyorlar belki ama kaybediyorlar. Kaybettikçe daha alçaklaşıyor, acımasızlaşıyor, densizleşiyorlar ama, planları artık güdük kalıyor. Son kozlarını oynayıp, ellerindeki tüm doneleri sonuna kadar kullanıyorlar belki ama planları kısır kalıyor, karşılaştıkları irade ve kararlılık karşısında hüsrana uğruyorlar.

Gerçekten de tarihin hiçbir döneminde bu denli saldırgan ve bu kadar zorlamamışlardı. Bu kadar çok yönlü ve açıktan oyun sergilememişlerdi. Ülkemizin de içerisinde bulunduğu bu coğrafyada hiçbir dönem bu kadar kan akıtmamışlardı. Ancak şu var ki, yine hiçbir dönem bu kadar bir dirençle de karşılaşmamışlardı. Bu sebepledir ki son dönemdeki planları beklemedikleri oranda ilk defa başarısız oldu. Sürekli kendi belirledikleri değil, halkın istediği yöneticiler her türlü karalama ve bel altı darbe girişimlerine rağmen iktidar oldu. Halkın belirlediği idarecilerin kalkınma hamleleri ve de projeleri bir bir devreye sokulmaya başlandı. Türkiye bir taraftan üzerinde oynanan oyunlarla çetin bir mücadele verirken, diğer taraftan da ‘yapılamaz, hayal kuruyorlar’ denilen yatırımları kararlılıkla devreye sokuyor. Ülkeye ayak bağı olagelmiş terör unsurlarıyla kararlı bir mücadele verip pes etmeden, pes ettirmenin duruşunu ortaya koyuyor. Yeri geldiği zaman sesini güçlü bir şekilde yükseltip, bugüne kadar süper güç olarak bilinen ülkelere kafa tutuyor. İçerideki her türlü paralel anlayışı yine aynı dönemde çökertmenin mücadelesini ortaya koyuyor. İçimizdeki dengecilere ve muhalefet yapmayı beceremeyen siyasilere rağmen bütün bu unsurlarla hem mücadele veriyor hem de yatırım ve kalkınma hamlelerini aynı anda yürütüyor.

Oyuna gelmeyen Kürt vatandaşlarımızı kutluyorum, oynanan oyunu görüp, dik duran ülke insanını kutluyorum. Yıllarca destek olduğu yapıların ihanet içerisinde olduğunu görüp, ülkesine ve liderine sahip çıkan hayırsever kardeşlerimi gönülden kucaklıyorum. Hiçbir tehdide boyun eğmeyip haklı mücadelesinde kefeniyle yürüyen onurlu liderlerimizi tebrik ediyorum. Bu ülkenin kadim ve vefalı insanlarına saygı ve hürmet duyuyorum. Ve diyorum ki ey zalim, onursuz, doyumsuz, inançsız oyun kurucular kaybedeceksiniz… 

Yazar

Erdinç Teğmen

0 Yorum:

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *