Yükleniyor
Yükleniyor
ABD’nin bölgede yıllardır süren çok ciddi emelleri var.
Bu amaçla yürüttükleri politikaya bölgedeki tüm devletler diz çöküp teslim olurlarken, Türkiye bugün kendi oyununu oynamıştır.
Başkaları teslim olurlarken, Türkiye müthiş hamlelerle bu kuşatmayı bugün kırmıştır.
Beklemedikleri karşı koyuşla karşı karşıya olan ABD, yetkililerini ülkemize göndermişler, samimi olmayan tekliflerde bulunmaktadırlar.
ABD’de kimin başkan olduğunun hiç bir önemi yoktur.
Orada Pentagon etkin güçtür ve yıllardır bu bölgeye gelen ABD’nin amacı ne bölgeye demokrasi getirmektir, ne de öncesinde bölgeye göndermiş olduğu DEAŞ’ı, tırlarla ve uçaklarla göndermiş olduğu silahlarla engellemek hiç değildir.
Irak’a Suriye’ye, Mısır’a demokrasiyi getirmek gibi amaçlarla Ortadoğu’da değildir.
Kendi varlığını korumak amaçlı, Türkiye’nin bölgedeki etkinliğini kırmak için buralardadır.
İran’daki rejimi değiştirmek için, Rusya’nın önünü almak için, bölgedeki enerji ve petrol kaynaklarına hakim olmak İçin, Çin’in bu bölgelerde etkin olmalarını önlemek için, İsrail’in bölgede rahatsız edilmemesi için gelmişlerdir.
Katar müdahaleleri, Arabistan’daki prenslerin derdest edilmeleri, 15 Temmuz darbe kalkışmaları, Suriye savaşı, Mısır darbesi, Kudüs hamleleri, İran iç savaşı kalkışması, Rus uçağının düşürülmesi; bunların hepsi aynı amaçlarla yürütülen ABD politikalarıdır.
ABD bu amaçlarla gelmiş olduğu Ortadoğu’dan gitme niyetinde de asla değildir. Bunu bugün çok iyi anlamak ve ona göre de hareket etmek gerekir.
PKK/PYD’ye gönderilen o kadar silah boşuna değildir.
Bu silahları nasıl ve nerelerde kullanacaklarını iyi hesap edip, ona göre hareket etmemiz şarttır.
ABD’nin bölgede üstler kurması bu savaşın en belirgin işaretidir.
Bütün açıklamalar, bütün görüşmeler, bütün adımlar bu planı hayata geçirmek içindir. Çünkü ABD buna mecburdur..
Bu bir oyalama taktiğinden başkası değildir
ABD yetkilileri son günlerde görüşmeler yapmak İçin Türkiye’ye geliyorlar.
PYD’yi ayrıştırıp, PKK ile savaştıralım şeklinde ahlaksız bir teklifle hem de.
Bu bir oyalama taktiğinden başkası değildir. Bundan önce de bu oyalama taktiklerini hep kullandılar.
Sözlerinde durdular mı !? Kocaman bir hayır..
Baktılar karşılarında dik duran ve adım adım Afrin’e ilerleyen bir Türkiye var, vakit kaybetmediler; anlaşalım, birlikte çalışalım söylemleri üretiyorlar.
Bu defa kanmayacağız, durmayacağız, çıktığımız bu yolda ilerlemeye devam edeceğiz.
Durursak kaybederiz, yürürsek de bu oyunu bozarız.
ABD, kendi çıkarını düşünmeyi bir kenara koyarak gelir ve samimi adımlar atar, ortak çıkar merkezli hareket eder! PKK ve PYD’ye destekten vazgeçer, af diler böylesi somut adımlar atarsa bu gelişlerini dikkate alabiliriz..
Aksi takdirde bu gelişlerinin hiç mi hiç önemi yoktur bizim için.
Biz bugün kendi göbeğimizi kesmenin kararını vermiş ve adımlarını atmış durumdayız. Ancak birlik olursak bu kuşatmayı bertaraf edebiliriz.
Önümüzdeki dönem çok büyük bir hesaplaşmanın yaşanacağı bir süreç olacaktır.
Batı bu süreçte büyük bir bozguna uğrayacaktır inşaAllah.
Şimdiye dek yaptıklarının cezasını çekecekleri bir dönemi müjdeleyebiliriz..
Türkiye bu sürecin belirleyicisi olacaktır.
0 Yorum:
Yorum Bırakın